Mehmet Yakup Yılmaz Body Wrapper

Pitonlar sönünce geriye ne kalacak?

 PARİS – Pakistan-Hindistan sınırındaki Sialkot kentinin çocukları ile dünyanın en çok para kazanan futbolcusu Ronaldo arasında garip bir bağ var. Bu gece Ronaldo kendisi için özel olarak tasarlanmış 240 gramlık ayakkabıları ve 25 milyon dolarlık bacaklarıyla, Pakistan’ın Sialkot kentinde günlüğü 30 sente (yaklaşık 90 bin lira) çalıştırılan çocuklara diktirilen bir topu tekmeleyecek.

Futbol dünyasının görünen yüzünün pırıltısı bir süredir görünmeyen yüzündeki sefaleti ve sömürüyü gizlemeye yetmiyor. Bu geceki final maçının ardından statları aydınlatan pilonlar söndüğünde geriye boş sahalarda yankılanan zafer çığlıkları ve Pakistan’da üç kuruş ekmek parası için vahşice çalıştırılan çocukların inlemeleri kalacak.

Futbol endüstrisinde konuşulan paralar bizim gibi ülkelerde bile milyonlarca dolarla ifade ediliyor. Spor malzemeleri üreten Umbro firmasının İngiliz Milli Takımı’na beş yıl için ödediği sponsor ücreti 80 milyon dolar. Nike, Brezilya Futbol Federasyonu’na 10 yıl için 400 milyon dolar ödedi. Adidas’ın Dünya Kupası’na katılan takımlardan sekiz tanesinin sponsoru olarak ödediği parayı ne siz sorun, ne ben söyleyeyim.

Buna karşılık dünya futbol endüstrisinin kalbi Pencap’taki Sialkot bölgesinde yaşayan çocukların eğitimi için ILO’nun geliştirdiği projeye gereken para sadece 1 milyon dolar. 2 bin 800 küçük kız ve oğlan çocuğunun eğitimi için gereken 90 derslikli bir okul projesi bu. Okumaları gereken yaşta bir dilim ekmek için tükenene kadar çalışmak zorunda kalan çocuklar için bir umut ışığı.. Üstelik Çin’in ucuz işgücü rekabeti şimdi o bir dilim ekmeği de tehlikeye düşürmüş durumda. Sialkot futbol topu üretimi bu yıl yüzde 20 oranında geriledi. Bu eskisine göre her beş dilim ekmekten birini kaybetmek demek.

Bölgede yaklaşık yedi bin kadar çocuk işçi var. Hiçbiri eğitim görmemiş. Anneleri ile birlikte (nedense babalar yine ortada yoklar) günde kazanacakları toplam 1,5 dolar (400 bin lira) için sabah gün doğumundan akşam gün batana kadar çalışıyorlar. Diktikleri bir top şu anda Avrupa’daki dükkânlarda yaklaşık 90 dolara satılıyor. Çocuklara kalan ise bir dilim ekmeğin yanı sıra kesilen parmaklar, iki büklüm çalışmanın neden olduğu omurga hastalıkları ve giderek görme yeteneğini kaybeden gözler.

Sialkot’un en büyük hastanesinde ortopedist olarak çalışan Dr. Muhammed Azhar, “Problem sadece bir eğitim sorunu değil, bir anlayış sorunu. ILO’nun buraya gelmesi bir çok şeyi değiştirebilir. Bu ülkenin her şeyi ordu içindir, ne çocuklar, ne de halk için değil…” diyor.

Bu gece pilonlar söndüğünde geriye işte bunlar kalacak. Futbol tarihi kitapları Ronaldo’yu, Zidane’ı anlatacak. Brezilya’nın veya Fransa’nın Dünya Kupası’nı nasıl aldığını yazacak. Sialkot’lu küçük Tahira’ların, Yasmina’ların, Tamina’ların, Ali’lerin, Ziya’ların sözü bile edilmeyecek. Onlar bu geceki final maçını televizyondan bile seyredemeyecekler. Yorgun küçük bedenleri annelerinin kucağında, yarının iyi şeyler getirebileceğini rüyalarında bile görme şansları olmadan uyuyup kalacaklar.