RADİKAL

Yüzde 99 müslüman, peki geri kalanlar?

 Turban tartışmaları öyle görünüyor ki daha çok uzun yıllar Türkiye’nin gündeminde kalacak.

Kimin ne giydiğinin, nasıl giyindiğinin, saçını sakalını nasıl uzattığının esasen bir “kişisel özgürlük” konusu olduğunu düşünüyorum.

Türbanın ya da bir başka kılığın “siyasi bir tercihin göstergesi” olarak kullanılmasına da itirazım yok.

Madem ki insanlar, düşüncelerini şiddete başvurmamak kaydıyla açıklamak özgürlüğüne sahipler, bu düşüncelerini açıklamak için istedikleri yöntemi de kullanabilirler.

Kimisi kitap yazar, kimisi resim çizer, kimisi de türban takar…

Türban ile ifade edilen görüşün esasen demokrasinin kendisine karşı olduğu iddiaları da doğru olabilir. Böyle olsa da demokrasinin kendisini koruyabilmesi, her şeyden önce demokrasi karşıtı düşüncelerin de en özgür biçimde ifade edilmeleriyle mümkün olabilir.

Bu düşüncenin ifade edilmesi önlenirse esas korkulan gerçekleşir: Kendini siyasi olarak açıkça ortaya koyamayan görüşler, bugün olduğu gibi, başka kılıflar altında piyasaya sürülürler ve konu döner dolaşır bir “dini inanç özgürlüğü” sorunu haline getirilir.

Demokrasinin esas böyle bir durumda kendisini koruması güçleşir.

Türkiye’de kimsenin başkasının dini inanışına müslüman olduğu sürece karışması gibi bir durum yok aslında. Din özgürlüğünün kısıtlanmasından şikâyet etmesi gerekenler aslında geri kalan yüzde 1.

Türkiye Cumhuriyeti’nin musevi, ortodoks hıristiyan, katolik hıristiyan ve varsa budist vatandaşları, bu ülkede vergilerini ödedikleri halde, ibadet yerlerini yapmak, din görevlilerini yetiştirmek ve besleyebilmek için devlet bütçesinden hiç pay alamıyorlar.

Bugün inanç özgürlüğünün ‘kısıtlandığından söz edenler bir gün başka peygamberlere inananların da haklarını savunurlarsa onlara inanacağım.

Türban üzerinde koparılan gürültünün “inanç özgürlüğü” kılıfına sokulmuş başka niyetler olduğunu düşünüyorum.

Bu niyetlerin açıkça ortaya çıkmalarını sağlayacak tek şey, herkese kendi siyasi görüşünü açıkça ifade etme özgürlüğünün tanınmasından geçiyor.