Farkında değiliz belki ama ülkemizde ciddi bir kimyasal saldırıyla karşı karşıyayız.
Gazze’de çoluk çocuğun üzerine yağan bombalar gibi, Ukrayna’da, Suriye’de yaşananlar gibi açık bir saldırı değil bu.
Saldırgan daha sinsi, kendisini göstermiyor. Hedefinde herkes var: Bebek, çocuk, ergen, yetişkin, olgun, yaşlı ayırt etmiyor.
İlan edilmemiş bir savaşta, kimyasal bir saldırı altında yaşıyoruz ve ne kaçabilecek bir sığınağımız var ne de vatandaşlarını korumaya gayret eden bir devletimiz. Devamı
Son yılların en ilginç darbe girişimlerinden birini Güney Kore’nin “seçimle iş başına gelmiş” devlet başkanı yaptı.
Devlet Başkanı Yoon, muhalefeti “devlet karşıtı faaliyetlerle” hükümeti felce uğratmakla suçlayarak Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etti.
Sıkıyönetim komutanı Orgeneral Park An – Su da bir kararname yayınladı, siyasi faaliyetleri, siyasi partileri, grevleri, “yalan haberleri” ve “toplumsal huzursuzluğu kışkırtan toplantıları” yasakladı. Ülkedeki medya kuruluşlarını kendisine bağladı. Devamı
Geçen gün gazeteci Nilay Örnek’in “Nasıl Olunur?” isimli podcastinde Adnan Bali ile yaptığı söyleşiyi dinledim. Bali, İş Bankası’nın eski genel müdürlerinden, Yönetim Kurulu Başkanı, Şişe Cam Yönetim Kurulu Başkanı. Önde gelen, başarılı bir özel sektör bürokratı.
Söyleşi Nilay’ın “Türkiye hâlâ çalışanın bir yerlere gelmesine müsaade ediyor mu” sorusuyla açılıyor.
Bali’nin bu soruya yanıtı olumlu. Devamı
Başdanışmanı Mehmet Uçum’un, açıklamalarından anlıyoruz ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir dönem daha Cumhurbaşkanı olmayı ayal ediyor.
Uçum dün T24’te yayımlanan söyleşisinde Cansu Çamlıbel’e “TBMM’nin alacağı bir erken seçim kararıyla yeniden adaylığının mümkün olacağını” söylüyordu.
Muhalefetin haline ve politikasızlığına bakarak böyle bir erken seçim kararının TBMM’den alınması kimse için sürpriz olmamalı. Devamı
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçim yenilgisinin ardından partinin değişik kademelerindeki yöneticiler ve milletvekilleriyle yüzlerce görüşme yapmış. Bununla da kalmamış parti yetkililerinin hazırladığı raporları filan da incelemiş.
Ve sonra parti yönetiminde köklü bir değişiklik yapmaya karar vermiş!
Erdoğan’ın bir yandan tek adam olarak memleketi yönetirken diğer yandan böyle yüzlerce toplantı yapmaya nasıl vakit bulduğunu merak etmiyorum. Devamı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Millî Eğitim Bakanlığı’nın, 17 yıl önce verilmiş bir Anayasa Mahkemesi kararını hatırlayıp, uygulamak istemesi “kötülüğün sıradanlaşması” olarak tanımlanan bir durumun, devlet kademesinde vücut bulması anlamına geliyor.
Erdoğan rejiminde, bu ülkenin bir Anayasa olmadan da yönetilmek istenmesinin nasıl sonuçlar doğurabileceğini neredeyse her gün yaşıyoruz. Devamı
İstanbul Valisi, dün İstanbulluların seyahat özgürlükleri de dahil olmak üzere Anayasa’nın teminatında olduğunu zannettiğimiz özgürlüklerini çaldı.
Vali, T.C. kanunlarını tanımıyor, daha önce bu konularda verilmiş çok sayıdaki AYM ve AİHM kararlarını yok sayıyor.
Dün, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele” günüydü. Devamı
Nasuh Mahruki, YSK Başkanı’nın sözleri üzerine eleştirel bir sosyal medya mesajı nedeniyle tutuklandı.
Tutuklanma gerekçesi yanıltıcı bilgi yaymak, yargı organını aşağılamak.
Bu tutuklama ile ilgili görüşlerimi 22 Kasım günü bu köşede yazdım. (Yargının İtibarı Nasıl Korunur?)
Yüksek Seçim Kurulu, 1946’daki ilk çok partili seçim sırasında yaşanan hukuksuzlukların ve seçim sahtekarlıklarının üstesinden gelmek için, partilerin bu konuda mutabık olması üzerine kuruldu. Devamı
Adına her ne kadar Dezenformasyon Yasası deseler de gerçek adı “Erdoğan Rejiminin Sansür Yasası” olması lazım gelen kanun bu kez Nasuh Mahruki’nin başına patladı.
“Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymanın” yanısıra “yargı organlarını alenen aşağılama” ile de suçlanıyor.
Mahruki’nin YSK Başkanı’nın “elektronik oylama” ile ilgili açıklamalarının bu suçlara uyup uymadığına mahkeme karar verecek. Devamı
Millî Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre Kara Harp Okulu resmi mezuniyet töreninin ardından teğmenlerin “subay yemini” adı verilen bir metni okumaları, Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu’nun 20. Maddesi’ne aykırılık teşkil ediyor.
Disiplin Kurulu, bu suçlamayı haklı, subayların savunmasını haksız bulursa verilecek ceza “TSK’dan ayırma.”
TSK’dan ayırma cezası, bu kanuna göre verilebilecek en ağır ceza. Devamı