Yeni hükümetin ömrü
Başlığı okuduktan sonra ‘Daha hükümet yeni kuruldu, bugünden hükümetin ömrü tartışılır mı” dediğinizi duyar gibiyim. Ama politika böyledir işte. İktidardaki ilk gününüz aynı zamanda iktidarınızın sona eriş sürecinin de başlangıcıdır. Bu yüzden bir hükümete kurulduğu ilk gün ömür biçmek ve iktidarının ne kadar süreceği konusunda tahminler yapmak garip karşılanmamalı.
Ayrıca bugünkü hükümetin ömrünü konuşmamız’ için o kadar çok sebep var ki…
En önemli sebeplerden birisi TBMM’nin durumu. Meclis, cumhuriyet tarihinin belki de en çok parti değiştirilmesine sahne olan Meclis’i.
ANAP çatısı altında Meclis’e giren BBP’lilerin kendi partilerine geçmek için istifalarından beri partiler arasında yoğun bir trafik yaşandı.
Bir parti çatısı altında birleşseler grup kuracak kadar çok sayıda milletvekili bağımsız kaldı.
DSP’den seçilip bir iki parti dolaştıktan sonra soluğu MHP’de alanlar bile var.
3. Mesut Yılmaz Hükümeti’nin kuruluş hazırlıkları süresince de istifalar, parti değiştirmeler yoğun olarak yaşandı. “Bugün kaç kişi istifa etti” sorusu gazetecilerin akşamlan en sık karşılaştıkları sorular arasında.
Bütün bunlar Meclis’in prestiji üzerinde olumsuz rol oynuyor. İmajı böylesine yıpranmış bir Meclis ile daha uzaklara gitmenin fazla imkânı yok. Bu yüzden bir seçim kaçınılmaz görünüyor.
Hükümette bir araya gelen üç parti ve bir grup bağımsızın temel hareket saiki ülkeyi Refahlı ve Çillerli bir hükümetten kurtarmaktı. Bu amaca ulaşıldığına göre şimdi hükümetin icraat yapması gerekiyor.
Ama icraat yapmak o kadar da kolay değil. Üç partinin ve bağımsızların kalıcı bir icraat yapabilmeleri her zaman uzun pazarlıklar ve tavizleri gerektirecek. Böylesine bir sinir savaşı içindeki hükümetten günlük normal işler dışında icraat beklemek hayal.
Hükümetin bu eklektik yapısı bir seçimi kaçınılmaz kılıyor.
Öte yandan icraat yapamayan bir hükümetin ortakları olan partilerin ilk seçimde bunun cezasını çekecekleri de bir gerçek. Bu nedenle hükümet ortağı partiler de zaten bu işin fazla uzamaması eğiliminde olacaklar.
Hükümete dışarıdan güvenoyu desteği sağlayan CHP, toplumda esmeye başladığı varsayılan ‘sol rüzgârları’ bir seçimle Meclis aritmetiğine yansıtabileceği düşüncesinde. Bu yüzden Refah ve DYP blokunun ilk fırsatta gündeme getirecekleri ‘erken seçim’ yasasının doğal müttefiği CHP. Bu üç partinin Meclis’teki çoğunluklan bir seçim yasasını geçirmeye yeterli.
Bütün bunlar 1997 yılı bitmeden bir erken genel seçimi kaçınılmaz kılıyor.
Galiba en doğrusu da bu. Uzmanlar önümüzdeki 6 aylık sürenin sağlıklı seçmen kütükleri oluşturmak için de, nüfus kaymalarına göre illerin çıkaracağı milletvekili hesaplarının yeniden yapılması için de yeterli olduğunu söylüyorlar.
Öyle görünüyor ki Mesut Yılmaz’ın üçüncü hükümeti de kısa ömürlü bir hükümet olacak. Demek ki bu da Yılmaz’ın kaderi!