Yargıcın önünde ırkçı hakaretler
MESLEĞİMİN pek sevimli olmayan yönlerinden biri de arada sırada mahkemede, yargıç karşısına çıkmaktır.
Gerçi ülkemizde demokrasi geliştikçe bu durumlar giderek seyrekleşiyor ama arada bir de olsa bir yargıcın karşısında ayakta durup, sorulan sorulara yanıt vermek insanı terletir.
Yargıç karşısına çıktığınız zaman söz verilmedikçe konuşmamayı, işaret verilmedikçe oturmamayı, yargıcın canını sıkacak, mahkemenin düzenini bozacak hareketlerden kaçınmayı da öğrenirsiniz.
Elbette bu terbiye evde aile içinde ya da okulda edinilmez.
Bu terbiyeyi ve düzeni sağlayan şey yargıcın disiplinidir.
Dünkü gazetelerde Hrant Dink cinayeti davasında sanıkların birbirleriyle yumruklaştıkları, sanık avukatlarının müdahil avukatlara hakaretler ettiklerini okudum.
Müdahil avukat, sanık Yasin Hayal’i sorgularken sanık avukatı lafa karışıp “O da Ermeni yamağı” ve “Sen olsan olsan Sarkisyan yamağı olursun” diyebiliyor.
Haberleri dikkatlice okudum, gazetelerde mahkeme yargıcının bununla ilgili bir işlem yaptığına ilişkin bir bilgi yok.
Sadece yumruklaşan sanıklara sonraki duruşmaya katılmama cezası verilmiş.
Yargıcın önünde, duruşma sırasında, müdahil avukata ırkçı hakaretler savuran sanık avukatıyla ilgili bir karar yok.
Avukatın müdafilik ve vekillikten yasaklanmasına karar verilmiş ama bu karar mahkemeye saygısızlıktan değil, Ergenekon davasında yargılanıyor olmasından kaynaklanıyor.
Oysa yargıç, bir etnik kimliği aşağılama sıfatı olarak kullanmak isteyen ve kullanan herkese örnek olacak bir karar da verebilirdi.
“Sen benim mahkememde bu ülkenin eşit vatandaşlarından bazılarının etnik kimliklerini nasıl hakaret amacıyla kullanabilirsin” diyebilir, bu saygısızlığı cezalandırabilirdi. Yargıya saygımızı arttıracak, örnek bir karar olarak tarihe de geçecek bir karar olurdu bu.
Açık ’fişleme’ itirafı!
BİR parti de kuran emekli general Osman Pamukoğlu’nun “Efsane komutan” isimli internet sitesinde Kemal Denizer imzalı bir yorum yayımlandı.
Bu yorumda şöyle deniliyor:
“Değerli arkadaşlar,
Aşağıdaki beyan ve destekleyenler listesi hepinizin bildiği gibi ÖZÜR dileyen ÖZÜRLÜLERE aittir.
Bilmeden çok yararlı bir iş yapmışlar ve ’günü geldiğinde’ kullanılmak üzere bizleri zahmetten kurtaracak bir fişlemeyi kendi elleriyle yapmaktadırlar.
Onlara teşekkür(!) borçluyuz…
(15 Aralık’ta başlayan listeye katılım, her gün tarafımdan güncellenecek ve neticede oluşan ’paha biçilmez liste’ kullanımda olacaktır.)”
Okuyunca insanın tüyleri ürperiyor.
Birileri, fikirlerini beğenmedikleri insanları “fişliyor”. “Günü geldiğinde kullanmak” üzere hem de! O gün geldiğinde, fişlenenlerin başına neler gelecek, tahmin etmek zor değil.
Çok merak ediyorum, bu açık tehdit ile ilgili bugüne kadar her hangi yasal bir işlem yapıldı mı?
Savcılar bu beyi karşılarına alıp, “Gel bakalım aslanım, sen bu fişlemeyi ne için yapıyorsun” diye sordular mı?
Polisiydi, Jandarmasıydı, MİT’iydi, herhangi bir istihbarat kuruluşu bu açık tehdidi kayda alıp, takibe geçti mi?
Yoksa tıpkı Hrant Dink, Rahip Santoro, Malatya Zirve Yayınevi Katliamı’nda olduğu gibi kulaklarının üzerine yatmayı mı tercih ettiler?
Başsavcı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Başavukat Deniz Baykal’ın dikkat ve bilgilerine arz ederim!
Hükümet müfettiş görevlendirdi
ERGENEKON Soruşturması sırasında, soruşturmanın gizliliği ilkesine uyulmadığı için sanıkların kişisel haklarının çiğnendiğini düşündüğümü daha önce yazmıştım.
Pazartesi günü de hükümetin, bu işi kısa bir soruşturma ile aydınlatıp, sorumluların kimler olduğunu bulabileceğine dikkat çekmiştim.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek aradı.
Hükümetin bu konu üzerinde titizlikle durduğunu, yasaların uygulanmasında ayrımcılık yapılmasından yana olamayacaklarını ifade etti.
Soruşturmanın gizliliğinin ihlali ile ilgili olarak bugüne kadar 512 dava açıldığını belirtti.
Başbakan Yardımcısı Çiçek’in verdiği bilgiye göre halen 199 dava devam ediyor. 4 mahkûmiyet, 32 beraat kararı verilmiş. 125 dava da zaman aşımı vb gibi nedenlerle düşmüş.
Çiçek, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in de konu üzerinde ciddiyetle durduğunu, müfettişlerini harekete geçirdiğini de söyledi.
Bu bilgiyi sizlerle de paylaşıyorum.