RADİKAL

Herkes aklını seksle bozmuş

Önce şunu söylememe izin verin: Öyle görünüyor ki tarihimizin bu döneminde kentlerde yaşayıp da bir bilgisayarı olanların çok büyük bölümü aklını seksle bozmuş bulunuyor. Bu kanıya nereden vardığımı şimdi anlatacağım.

İnternette gezerken zaman zaman çok ilginç sitelere rastlıyorum. Başka ülkelerde de benzerleri var mı bilmiyorum ama bir Türkçe site var ki son günlerde en büyük favorim. Bu siteye www.itiraf.com ya da www.itiraflar.com adreslerinden ulaşabilirsiniz.

Bu siteyi ilk tıkladığımda Türklerin ruhlarında gizli kalmış her şeye ulaşacağım inancı duymuştum. Boşunaymış. İki ihtimal var: Ya Türkler yukarıda da dediğim gibi akıllarını seksle bozmuşlar ya da gerçekten itiraf edilmesi gereken şeyleri (cinayet, hırsızlık, garip fetişler, tecavüz, yolsuzluklar, rüşvet) yapanlar vicdanlarında herhangi bir huzursuzluk duymadıkları için bunları itiraf etme ihtiyacını da hissetmiyorlar.

Şimdi gelin bilgisayarı olmayan okuyucularımızı da düşünerek siteden bazı seçme itirafları okuyalım.

Sakarya’dan yazan 20 yaşındaki Sema bakın neleri itiraf ediyor: “Ferhat, ben seni çıkarken aldatmadım. Ama artık Yusuf’la aldatıyorum. Sen bunu çok önceleri hak etmiştin. Sana olan tüm sevgimi Hülya gibi basit bir kıza inanıp bıraktın ya, artık kıçını yırtsan da nafile.. Ben artık sana tapan insan değilim. Hem o koca memeli Hülya ile yat da aradaki farkı gör ve bana tap.” (Öyle anlaşılıyor ki Sema artık Ferhat’la çıkmıyor. Yani ‘serbest’ bir kız. Peki o zaman Yusuf ile yatması neden Ferhat’ı aldatmak olsun? Size de garip bir çelişki gibi gelmedi mi? Acaba Sema hâlâ için için Ferhat’ı seviyor da asıl bunu itiraf etmeye dili varmıyor mu dersiniz? Öte yandan ‘koca memeli Hülya’nın yatakta kötü olduğunu nereden biliyor? Acaba burada da itiraf edilmesi daha ilginç olacak bir ilişki mi var?)

İstanbul’dan ‘seksi’ rumuzuyla yazan bir hanımın itirafları: “38 yaşındayım ama hâlâ çok hoşum. 18 yıldır evliyim. Kocamla aram eskisi gibi değil. Bazen ona ihanet edeceğim diye korkuyorum. Dilerim karşıma aklımı çelecek biri çıkmaz.” (Bu da bana itiraftan çok bir temenni gibi geldi. Sanki ‘ah keşke karşıma beğeneceğim biri çıksa’ der gibi bir havası yok mu?)

İşte gerçek bir itiraf. İzmir’den 19 yaşında bir genç kız yazıyor: “Ben aşağılık bir insanım. Çünkü ilk cinsel deneyimimi sevgilimle değil manyağın biriyle yaşadım. Sevgilim, lütfen beni affet, seni seviyorum.”

Bir gerçek itiraf daha.. İstanbul’dan bir erkek yazıyor: “5 yazdır hayatımın en iyi tatillerini
geçiriyorum. En iyi arkadaşımla bütün gün porno film seyrediyoruz. 5 yazdır da onunla eşcinsel ilişkim var. Oh be itiraf ettim, rahatladım.”

İstanbul’dan 19 yaşında bir erkek yazıyor: “Artık itiraf ediyorum: en yakın arkadaşımın kuzeniyle yattım, hem de dört kere..” (Bunun neresi suç ki itiraf ediliyor?)

Tekirdağ’dan bir erkek yazıyor: “40 yaşında evli, iki çocukluyum. Karşıma 886 çıkana kadar karıma ihanet etmemiştim. Ama üç yıl önce onunla karşılaştım ve âşık oldum. Üç yıldır onunla sevişiyorum, ama 886 hala bakire. Dikkatli davranıyorum. Aynı iş yerinde çalışıyoruz ve işte beni çok kızdırıyor.

Bazen içimden onu dövmek bile geliyor. Ama çok seviyorum, dışarıda bir melek gibi.” (886 -kızın rumuzu bu- 4O’lık aşığımızı nasıl kızdırıyor dersiniz?)

Bu da bir ‘iş hayatı’ itirafı. Bir kadın yazıyor: “Senden nefret ediyorum. Nefret ötesi bir nefret. Midem bulanıyor sesini duyunca. Yüzünü görmeye katlanamıyorum. İnsanlar o suratına mecbur kaldıkları için bakıyorlar. Kafanı patlatmak, yüzünü dağıtmak istiyorum. Eminim o tipinle patrona bile veriyorsundur. Ama bil ki bu şirket sana kalmayacak müdüre hanım bozuntusu. Sana hayatının kazığını atacağım.”