Günlük Arşiv
Zdenek Zeman istifasını dün bir basın toplantısı ile açıkladı. Böyle Fenerbahçe bu yıl lig maçlarının daha yarısını bile oynama fırsatı bulamadan üçüncü bir teknik direktör arayışına giriyor.
Bu kararın yerinde olduğunu düşünüyorum. Çünkü Zeman, bütün bu yaşananlardan sonra artık Fener için yararlı olamayacaktı.
Çin’in eski lideri Mao’nun bir sözünü çok seviyorum: Yenilgilerden ders çıkarmayı bilirsek, bugün dezavantaj gibi görünen bir çok durumu kendimiz için avantaja çevirebiliriz.
Fenerbahçe’nin önünde bugün böyle bir fırsat doğmuş bulunuyor.
Aslına bakarsanız Zeman ile sezon sonuna kadar anlaşma yapmak ve O’nu en az üç yıllık bir anlaşma isteyen Nevio Scala’ya tercih etmek yanlıştı. Fenerbahçe Yönetimi, Rıdvan Dilmen’in istifasından sonraki dönemde böyle geçici bir çözümü tercih etmekle hata yapmıştı. Zeman’ın istifası bu bakımdan bu hatadan dönülme fırsatını da yaratıyor ki, böylece Fenerbahçe uzun yıllardır ilk kez daha uzun vadeli bir program yapabilme olanağına kavuşuyor.
Fenerbahçe uzun yıllardır böyle bir rutinin kısır döngüsü içinde debeleniyor: Her sezon başında yeni bir hoca getiriliyor, o hoca transferlerine kendi karar vermediği oyuncularını, ülkeyi, rakipleri tanıma fırsatını ancak bulabileceği sezonun sonunda da gönderiliyor. Böylece takımda süreklilik sağlanamıyor, bir teknik adama kendi takımını kurma ve onunla yarışma olanağı tanınamıyor, Fenerbahçe’nin uzun vadeli geleceği kısa dönemli başarılara endeksleniyor.
Bu hatalardan dönme ve Fener’e daha uzun vadeli planlar yapma olanağına sahip hocalar getirmenin şimdi tam zamanıdır.
Gerçek hayatta tutması son derece zor olan aritmetik hesaplar bir yana bırakılırsa bu sezon Fenerbahçe için şampiyonluk hayal. Şampiyonlar Ligi’ne katılma imkanını sağlayacak lig ikinciliği şu anda başarılması gereken tek hedef olarak önümüzde duruyor. Bu konuda yarışılan rakiplerin durumu da göz önüne alındığında bu gerçekleşmesi çok uzak olan bir hedef de değil.
Kısaca özetlemeye çalıştığım bu tablo nasıl bir strateji izlenmesi gerektiğini de aslında tarif ediyor: 1) Takımı lig ikinciliği hedefine yeniden kilitleyecek ve motive edecek uluslararası alanda da tanınan bir hoca bulmak. 2) bu hocayla sezon sonuna kadar değil, en az üç sezonluk bir anlaşma yapmak.
Böylece her sene yeni bir hocayla yarışa başlamanın dezavantajından kurtulma imkanına kavuşacağız: Bu sezonu ülkeyi ve takımı tanımakla geçirecek uluslararası tecrübesi olan bir hocayla gelecek sezonu şimdiden planlamak, transfer politikasını somutlaştırmak ve hiç olmazsa gelecek sezon Türkiye ve Fenerbahçe tecrübesi olan bir hocayla yola çıkmak.. Şimdi yapılması gereken şey budur.
Burada en önemli problem şu anda Fenerbahçe’nin başına getirilmeye layık olan hocaların neredeyse tümünün bir takımda çalışıyor olması. Bu bakımdan Scala gibi şu anda boşta olan bir hocayı tercih etmek de daha doğru olacak. Öte yandan kongreden önce bir gelişme de beklememek gerek. Ben kişisel olarak bu geçici dönemde Fenerbahçeli oyuncuların kendi üzerilerine düşen sorumluluk duygusu içinde hareket edeceklerine inanıyorum. Beşiktaş maçı, oyuncuların bu güvenimizin boşuna olmadığını gösterecekleri iyi bir fırsat olarak önümüzde duruyor.