Mehmet Yakup Yılmaz Body Wrapper

Örtünmekte yarar var!

ANTALYA İmam Hatip Lisesi mezunlarının düzenlediği toplantıda konuşan İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği’nin eski yöneticisi “Diğer okullarda fuhuş var, uyuşturucu var” diye konuşmuş.

Amasya’da da Kız Meslek Lisesi’nin Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni yaptığı sınavda “zina” ile ilgili sorular sormuş.

İnancını kendi bildiği gibi, kendisine ait bir şey olarak yaşayan mütedeyyin vatandaşlarımızı elbette bu tiplerle karıştırmıyorum.

Ama onlar dışında kalan ve “aşırı İslamcı” diye tanımlayabileceğimiz bir kesim var ki bunlar akıllarını seksle bozmuş gibi görünüyorlar.

Onlara göre kendileri dışında kalan herkes ahlaksız, başkalarıyla kolayca cinsel ilişkiye girebiliyor ve yaşamlarında hiçbir ahlaki değere yer vermiyor!

Ancak diğer yandan bir gerçek var ki hayat onların zannettiği gibi de değil.

Ortada böyle bir gerçek varken bunların her vesileyle bu konuyu gündeme getirmelerinin ardında nasıl bir kafa yapısı olabilir?

Acaba bu durum “fırsatını bulsalar” o eleştirdikleri şeyleri yapmaya hazır olmalarından mı kaynaklanıyor?

Küçücük çocukların, sırf giyim kuşamları farklı diye böyle şeyler yapabileceğini düşündüklerine göre temel neden bu olmalı.

Gazetelerin üçüncü sayfalarında yayımlanan haberlere dikkatle bakarsanız, cinsel içerikli suçlara karışan kadınlar ve erkekler arasında bu tiplerin beğendiği gibi giyinenlerin sayıları hiç de az değil.

Ama kimse çıkıp da bunlara bakarak bu tiplerin istediği gibi giyinen herkesin ahlaksızlık yapmaya hazır olduğunu iddia etmiyor.

Çünkü bizler biliyoruz ki iyilik ya da kötülük insanın kendisi ile ilgilidir, üzerindeki giysilerle değil.

Bu tiplerle aynı ortamlarda bulunan kadınların sıkı sıkıya örtünmelerinde gerçekten yarar görüyorum!

Afyon’da caz festivali

OLANAKSIZLIKLARI bahane etmeden ve hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadan hayallerini gerçekleştiren insanlara gerçekten büyük hayranlık duyuyorum.

Afyon’da bir Caz Festivali düzenleneceğini ilk duyduğumda bunun iyi niyetli ama uzun ömürlü olamayacak bir girişim olduğunu düşünmüştüm.

Dün bu festivalin “yedincisinin” açılışı vardı ve festival artık uluslararası bir etkinliğe de dönüşmüş bulunuyor.

Anadolu’nun orta yerindeki küçücük bir kentte, bir avuç iyi niyetli insan gerçekten çok büyük bir iş başardı.

Festivalde bu sene ilk kez sokak konserleri de verilecek. Bütün etkinliklere katılımın ücretsiz olduğu festival, giderek il ölçeğinde bir sanat etkinliğine dönüşüyor.

Bu yıl festivalin uluslararası bir etkinliğe dönüşmesinde Afyon Valisi Haluk İmga’nın yaptığı katkıların da altını çizmem gerek.

Afyon’u, Anadolu’nun bir sanat merkezi haline dönüştürme projesinde katkısı olan, başta Hüseyin Başkadem olmak üzere, herkesi beni yanılttıkları için kutluyorum.

Demokrasicilik oyununda yeni perde

SEÇİME katılacak partiler, milletvekili aday listelerini dün Yüksek Seçim Kurulu’na verdiler.

Böylece bizler de 22 Temmuz günü sandıklara giderek, parti liderlerinin bizim seçmemiz için uygun gördükleri kişileri TBMM’ye göndereceğiz.

Adayların belirlenme sürecinde yaşananlar, “tek dereceli” zannettiğimiz seçimin, aslında “tersinden iki aşamalı” olduğunu gösteriyor.

Buna “demokrasi” değil, ancak “demokrasicilik oyunu” adını verebiliyorum.

Parti içi demokrasinin işlemediğinin, hatta esamesinin bile okunmadığının bir yeni örneğini daha yaşamış olduk.

Sağ kesimde büyük umutlar bağlanan DYP-Anavatan birleşmesinin de gerçekleşememiş olmasının en büyük nedeni de budur.

Eğer, Türkiye’de parti içi demokrasi kanalları açık olabilmiş olsaydı merkez sağ tabanın büyük bir umutla beklediği bu birleşmenin, tepedeki birkaç kişinin anlaşmazlığı nedeniyle bozulması da mümkün olamazdı.

Anavatan’ın ikinci kez seçim barajına takılıp kalacağı da bir başka görünür gerçek.

Böylece Erkan Mumcu da siyasi hayatının sonunda, Recep Tayyip Erdoğan’ın “Anayasal rejimden intikam” planının payandası olarak tarihe geçmiş oldu.

Vatana, millete hayırlı olsun!