Alev Hanım kimin komisyoncusu?
Devlet Bakanı Yaman Törüner, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Gümrük Müsteşarlığı ve Eximbank’tan sorumlu. Sorumluluk alanına giren kuruluşların tümü devletin önemli parasal kararlarının alındığı yerler.
Dış Ticaret Müsteşarlığı adı üzerinde, dış ticaret rejimi ile ilgili düzenlemelerin yapıldığı, ithalat ve ihracatla ilgili kararların alındığı bir kamu kuruluşu. Aynı şekilde Gümrük Müsteşarlığı da tüm gümrüklerin bağlı olduğu, ithalat ve ihracatta kilit bir kuruluş.
Eximbank da ihracatın finansmanı amacıyla kurulmuş, dış ticaret için büyük çapta krediler veren bir kamu kuruluşu.
Devlet Bakanı Yaman Törüner’in eşi Alev Törüner, iki gündür Posta’nın okuyucularına duyurduğu gibi, bir başka hanım arkadaşıyla ortaklaşa kurduğu bir “dış ticaret danışmanlık şirketi’nin sahibi.
Alev Hanım, olay ortaya çıkınca gerçekleri saptırmak için, şirketinin esas olarak “yayıncılık” yapacağını söylüyor, ama gerçekler böyle değil.
Gizlenmek istenen gerçekler
Alev Hanım’ın şirketi olan Eksen Ticari Danışmanlık Ltd, İstanbul Ticaret Odası kayıtlarında, “ticaret komisyoncuları” meslek gurubunda yer alıyor.
Şirketin ana sözleşmesi, Alev Hanım ve ortaklarının iç ve dış ticaret konularında danışmanlık hizmeti vermek üzere kurulduğunu ortaya koyuyor.
Yani, Alev Hanım’ın şirketi, Yaman Bey’in bakanlığının ilgi alanına giren konularda danışmanlık ve komisyonculuk yapmak üzere kurulmuş.
Yaman Bey’in, maaşıyla geçinen bir insanın aklının almakta zorlanacağı kadar büyük olan serveti konusunda daha önce ortaya atılan iddialar var.
Yaman Törüner bu iddiaları, “piyasaları dikkatle izleyerek bu serveti kazandım” diye yanıtlamıştı.
Günahı boynuna, biz Posta olarak bu konuda herhangi bir yolsuzluk tespit edebilmiş değiliz.
Kuşkularımızı haklı kılacak kanıtlarımız yok.
Ancak ortada bugün ilginç bir durum var.
Piyasaları iyi izlemek ve buradan edindiği bilgilerle servet yapmak konusunda uzman olan Yaman Bey’in eşinin kurduğu şirketin, bu gözlemler ve bilgilerden hangi ölçülerde yararlanacağından ciddi olarak kuşkuluyuz.
Bir aile ortamında, karı-koca arasındaki doğal sohbetlerde elde edilecek bilgilerin, “danışmanlık şirketi” kisvesi altında paraya dönüştürülmesi ihtimali, midemizi bulandırıyor.
Bu ihtimalin basit bir kuşkudan öteye değer taşıdığını da belirtmeliyim.
Alev Hanım’ın skandalın ilk günü Posta’nın verdiği haberi yalanlamak için yaptığı açıklama, gizlenmek istenen bazı gerçeklerin varlığını ortaya koyuyor.
Bu nedenle Posta, Alev Hanım’ın yanıtlamasını istediği soruları, dünkü nüshasında birinci sayfasından okuyucularına duyurmuştu.
Bu yazının yazıldığı akşam saatlerine kadar ne Alev Hanım’dan ne Yaman Bey’den ne de diğer ortak Serpil İnci’den bir yanıt gelmemişti.
Bu nedenle, dün sorduğumuz soruları, bugün bu köşeden bir kez daha tekrarlıyorum.
Zahmet edip bir cevap verirlerse, çok memnun olacağım.
Şimdi asıl sorumluluk Yaman Törüner’in bizzat kendisine düşüyor.
Ya çıkıp eşinin şirketle ilişkisini kestiğini ve bir daha böyle işlere girişmeyeceğini açıklamalı ya da bu şirketin ticari ilişkilerine konu olabilecek bakanlık görevini bırakmalı.
Yaman Bey’in vasıfları
Türk halkının en büyük beklentisi, devletin çeşitli organlarına bir ur gibi yayılmış nüfuz ticareti ve suistimallerin kökünün kazınması.
Tansu Çiller’in, Yaman Bey’i neden bu kadar sevip, koruduğunu ve en son olarak bakanlığa kadar yükseltip taltif ettiğini bilemiyorum.
Demek ki, bizim bilmediğimiz bazı vasıfları, Yaman Bey’in devletin zirvelerine kadar tırmanmasını sağlıyor.
Tansu Hanım’dan da bu vasıfların ne olduğunu açıklamasını bekliyoruz.
Kamuoyunun bu tür olaylar karşısında ne kadar hassas olduğu biliniyor.
En son olarak Cavit Çağlar’ın yeni bankasında yönetim kurulu üyeliklerine atanan Necdet Menzir, Mehmet Sağlam ve Hayri Kozakçıoğlu’nun kamuoyunda gördükleri tepki bunun önemli bir göstergesi.
Nitekim, bu üç milletvekili, kamuoyundan yükselen bu tepki karşısında, yaptıkları işin yanlışlığını görüp, o görevlerden istifa ettiler.
Bunu hem kamuoyunun bir zaferi olarak görüyorum, hem de bu milletvekillerini halkın tepkisini hafife almadıkları için alkışlıyorum.
Bu, Türk siyasi hayatında görmeye pek alışık olmadığımız bir durum.
Bugüne kadar pek alışmadığımız bu olaya artık alışmanın ve bu sorumluluğu siyasilerden beklemenin zamanı geldi.
Posta bu konuda üzerine düşeni yerine getirmekten hiç bir zaman çekinmeyecek.
Hadi bakalım Yaman Bey, ne kadar yaman olduğunu görelim.
Alev Hanım’a Soruyoruz
• Yayıncılık yapacağını söylediğiniz şirketin ana sözleşmesinde neden “yayıncılık” bir faaliyet alanı olarak gösterilmedi?
• Eksen Ticari Danışmanlık Ltd. şirketi yayıncılık yapacaksa, adında neden yayıncılığa ilişkin tek bir kelime yok?
• Şirketin adındaki “ticari danışmanlık” ünvanı neyi ifade ediyor?
• İstanbul Ticaret Odası, şirketi neden 72 numaralı ticaret komisyoncuları meslek grubuna aldı? • Eşinizin hükümette yer alması ile birlikte bir şirket kurup iş hayatına atılmanız ve şirketin faaliyet alanları ile eşinizin görev alanlarının aynı olması ahlaki değerlere ne kadar uygun?
• Ankara’da önemli görevlere gelenlerin yakınları “danışmanlık” şirketi kurmayı neden çok seviyorlar?
. Yayıncılıkla ilgili olarak bu güne kadar herhangi bir işte çalıştınız mı? Yayıncılık yapmak, ticaret komisyonculuğu yapmak kadar kolay bir iş mi?