Şampiyonluğa giden Fenerbahçe ile yeni yönetimin gelmesi ve kamuoyu baskıları sonucu bu karşılaşmayı gurur maçı yapan Galatasaray arasındaki mücadeleyi bana göre hakeden ve kazanmayı gerçekten isteyen takım kazandı.

Oyunun ilk yarısında top hakimiyeti daha yüksek olan Fenerbahçe, rakibine oranla daha derli toplu görüntü verirken, pozisyon zenginliğini yakalayan takım Galatasaray oldu.

Sarı-Kırmızılı takım bu zenginliği ikinci yarıda iyi futbol ile de birleştirince Fenerbahçe karşısında her hatları ile de üstün oynayan taraf oldu. Rakip orta sahayı çok iyi kontrol eden ve bu alanda Fenerbahçe’nin gol ayakları Boliç ve Aykut’a top aktarımını önleyen Galatasaray, rakip defans üstüne sık sık gitmeye başladı.

Özellikle dün sahada basmadık yer bırakmayan Arif, bana göre karşılaşmanın baş aktörü oldu.

Bu gencin ateşlediği Galatasaray akınları her geçen dakika Fenerbahçe kalesinde etkili olurken, Sarı-Kırmızılı takımın beklediği ve hakettiği gol Hakan’ın ayağından geldi.

Bu golden sonra gittikçe tempoyu artıran Galatasaray karşısında iyice bocalamaya başlayan Fenerbahçeli futbolcular, oyunun sonlarına doğru da rakibin tempolu oyununa büyük ölçüde teslim oldular.

İlk golden sonra Parreira tarafından oyuna alınan ve maçı kurtarması beklenen Atkinson da orta saha tarafından beslenmeyince sahada dolanmaktan başka bir şey yapamadı. Fenerbahçe dün beklenmedik ölçüde kötü futbolu ile taraftarlarını şaşırttı. Dün oynanan futbolu Sarı-Lacivertliler’in iyice analiz edip gelecek için tedbirler alması gerekmektedir. Aksi taktirde yıllardır beklenen şampiyonluk bu sene de uçup gider.

Galatasaray’ın bu galibiyeti ile lige ayrı bir hava geldi. Şampiyonluğa koşan takımların sayısı arttı. Yani kazanan ligimiz oldu. Bir de her iki takımımızın 10 ve 24 Nisan’da oynayacakları kupa maçı enteresan bir hal aldı. Bekleyelim ve görelim, zaman neler gösterecek.