Mehmet Yakup Yılmaz Body Wrapper

Deprem bölgesinde işsizlik

Marmara Depremi’nin birinci yılı nedeniyle çıkarılmış çeşitli bilançolar var. Bir tanesi dünkü Radikal’de yayımlandı. Bir yıldır konuyu yakından izleyen ekiplerimizin derlediği ve çoğu resmi makamlar tarafından da teyit edilen bilgiler bunlar.

Sosyal Sigortalar Kurumu’nun kayıtlarına göre depremden sonra bölgede 150 bin kişi işsiz kalmış. Kayıt dışı işsiz sayısının ise 200 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.

Deprem nedeniyle hasar gören işyeri sayısı resmi rakamlarla 48 bin 663. Radikal ekiplerinin tespitlerine göre ağır ve orta hasar gören işyeri sayısı 29 bin civarında. Yine Radikal’in tespitlerine göre hasar gören işyeri sahiplerinin ancak 12 bini hasar yardımı alabilmiş durumda. Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre Halk Bankası tarafından yaptırılması planlanan 560 prefabrik işyerinden 138’i tamamlanmış bulunuyor.

Depremin hemen ardından başlayan ağır yağışlar ve ardından gelen kış şartları nedeniyle dikkatlerimiz daha çok prefabrik ve kalıcı konutların yapımına yöneldi. Bu nedenle prefabrik konutlarla geçici barınma ihtiyacının büyük ölçüde çözülmesine karşın, aynı başarıyı ne yazık ki işyerleri için gösteremedik.

Evet, Halk Bankası 14.5 trilyon liralık kredi borcunu erteledi ve 50 trilyon liralık yeni bir kredi paketini bölge için devreye soktu, ama bugün karşı karşıya olduğumuz tablo bölgede ciddi bir işsizlik sorunu olduğunu gösteriyor.

Öte yandan depremin ve en yakınlarını kaybetmiş olmalarının yarattığı moral yıkımın bir etkisi de insanların çalışmaya karşı isteksizlik duymaları oldu. İlgili uzmanlar bölge halkının uzun süre salt yardımla yaşamak zorunda bırakılmasının da aynı şekilde çalışmaya karşı bir isteksizlik yarattığı görüşünde birleşiyorlar.

Bunun nedeni ‘yardım’ı hep pasif bir eylem olarak algılamış olmamızdır. Bölge halkına yeniden çalışma gücü verecek moral ve mali desteğin yetersiz kalmasıdır.

Dünyanın en zengin ülkeleri bile böylesine büyük bir nüfusu çalışmadan yaşatmaya yetecek olanaklara sahip değil. Türkiye’nin kısıtlı olanaklarıyla bu daha da zor. Yakın bir gelecekte bölgeye yönelik yardımların tamamen kesilmesi zorunluluğu ile karşılaşacağımıza da hiç kuşku yok.

Bölgede ekonomik hareketliliğin yeniden başlamasını sağlamak, işyerleri yıkıldığı için ya da sakatlıklar nedeniyle işsiz kalan insanlarımıza bir iş bulmak zorundayız.

Hükümet önümüzdeki dönemde bu sorunu nasıl çözmeyi planladığını da kamuoyuna açıklamalıdır.