Dün çok ilginç bir maç izledik. Maçın ilginçliği oynanan futbolla ilgili değildi. Normal şartlar altında Türkiye 2. Ligi’nde herhangi iki takımın arasında geçebilecek bir karşılaşmaydı.

Ama maçta öyle ilginç şeyler oldu ki, ortaya üç tane gol çıktı. Maçın ilk 10 dakikasındaki Fenerbahçe, Fenerbahçe gibi oynadı. Ondan sonraki 70 dakikada yine Fenerbahçe gibi oynadı. 85’den sonra değişen birşey yoktu yine Fenerbahçe gibi oynadı. Bu söylediğim cümle birçok okuyucu tarafından kurulabilecek en saçma’ cümle gibi görülebilir. Ama ne yazık ki, Fenerbahçe’nin gerçeği bu. Bazen öyle oynuyor, bazen böyle…

Daum 1-0’dan sonra üç oyuncuyu birden değiştirmeye kalkınca çok şaşırdım. Benim düşünceme göre ilk değişiklikte Ümit’in yerine Fabiano’nun alınması yeterliydi. Ama Daum bu. Bazıları ‘dahi’ diyor, ben ise ‘ballı’ diyorum. Maçı Fenerbahçe için değiştiren adam Alex’ti. Kendisine verilen paranın yarısını bence bu maçta haketti. Attığı iki gole benzer pozisyonları maçın başında pas olarak kullanmayı tercih etti. Oysa o pozisyonlarda da ceza sahasına girmeyi tercih edebilir ve golü bulabilirdi. Ama baktı ki, pas vermekle olmuyor bari golleri atayım dedi.

Cem Papila benim Türkiye Ligi’nde en güvendiğim hakemlerden biri ancak bazı kritik pozisyonlarda verdiği kararlar bende daha çok medyaya oynadığı izlenimini yarattı. Serkan’ın sahada dayak yemesine seyirci kaldı. Bununla da yetinmedi en olmayacak pozisyonda Serkan’a sarı kart gösterip, bir de frikik çaldı. Eğer o frikik gol olsaydı, başı çok ağrıyacaktı. Papila kendisi hakkında yazılıp, çizilen şeyleri ‘boşverip, pozisyonlara konsantre olmayı başarabilirse, daha uzun yıllar zevkle seyredebileceğimiz bir hakem olacak. Aksi taktirde bazı ağabeyleri gibi yokolup gidecek.