Türkiye’de spor kulüplerinin şirketleşmeleri sorunu öteden beri tartışılıyor. Bir çok kişiye göre Türk futbolunun kurtuluşu bu olaydan geçiyor. Fenerbahçe’nin gündeminde de şu anda bu konu var.

Her önemli olayı bir kişisel şova dönüştürme meraklısı olan Ali Şen sayesinde, konu şirketleşmeden çıkıp, yine ‘referandum’a döndü.

Radikal Gazetesi’nin Ekonomi Servisi Yöneticisi Ruhi Sanyer, Fenerbahçe’nin şirketleşmesi ile ilgili konuları araştırdı. Konunun uzmanları ile görüştü, tartıştı. Bu konudaki haberi dün Radikal ile birlikte Fanatik’te de okudunuz.

Sizin de hemen göreceğiniz gibi Ali Şen’in anlattıkları ile gerçekler pek birbirini tutmuyor. Ali Şen bu olayı bahane ederek yıpranan prestijini düzeltmek o da olmazsa kaçıp gitmek peşinde.

Şirketleşme olayı şöyle gerçekleşecek: Fenerbahçe Spor Kulübü, futbol şubesinin varlıkları üzerindeki tasarruf hakkından vazgeçerek bunları şirkete devredecek. Bu değerlerin ne olduğu şu ana kadar net olarak açıklanmamakla birlikte bunların oyuncuların bonservisleri, televizyon yayın hakları, Fenerbahçe markasının kullanım hakları, maç hasılatları ve isim haklarından oluşması bekleniyor.

Bu gelir kaynaklarını yönetecek şirket elde edeceği karları hem futbol şubesinin gelişmesinde kullanacak hem de pay sahiplerine dağıtacak. Yani Fenerbahçe Spor Kulübü, futbol şubesi üzerindeki tüm haklarını şirkette sahip olacağı paylarla sınırlayacak.

Futbol şubesinin gelirleri ile finanse edilen diğer şubelerin faaliyetlerinin başına ne geleceği meçhul. Kulüp, şirketten alacağı kar payıyla diğer şubeleri besleyebilecek mi burası tartışmalı.

Bir diğer tartışmalı nokta kurulacak şirkette kulübün sahip olacağı pay ile ilgili. Açıklamalara bakılırsa şirketin yüzde 51’i kulübün olacak. Sermaye arttırımları ile bu pay gerilemezse şirketin yönetiminde Kulüp yönetimi söz sahibi olacak.

Borsada şirketin çoğunluk hisselerini ele geçirecek kötü niyetli kişilere karşı milyonlarca Fenerbahçelinin hakları nasıl korunacak bunu da bilmiyoruz.

Bunca bilinmeyen dururken bunu mevcut yönetim için bir referanduma dönüştürme çabasını kuşkuyla karşılıyorum.

Öte yandan Ali Şen’in iş hayatındaki başarıları malum. Şirketin ilk yöneticisi Ali Şen olacağına göre onun eski işlerinin örneğin Green Air’ın başına gelenler Fenerbahçe’nin başına gelmesin diye dua etmek gerekecek.

Borsada konuştuğum kişiler, Fenerbahçe gibi bir kulübün şirketleşmesinin bu kadar aceleye getirilmesini kuşkuyla karşıladıklarını söylüyorlar. Normal olanın önce şirketin kurulması ve bir süre bu şirketin faaliyet gösterip kar etmesi, mali yapısını güçlendirdikten sonra da halka açılmasının daha doğru olacağını vurguluyorlar.

Öyle görünüyor ki Ali Şen’in meseleyi oldu bittiye getirme çabaları Fenerbahçe’yi yeni bir krizin eşiğine getiriyor. Önümüzdeki günlerde bu konu çok gürültü kopartacak, hazır olun.