Ülkü Tamer, dün Radikal’in spor sayfasında yayımlanan yazısında eski bir hatırasını anlatıyordu. Gündüz Kılıç, bir Fenerbahçe-Galatasaray maçı öncesi Galatasaray’ın o zamanki santrhatı Talat’ı maça motive etmek için düzmece bir Milliyet Gazetesi bastırmış.

Tek adet basılan bu gazetenin spor sayfasında Fenerbahçeli futbolcuların ağzından Talat’ın nasıl paçavraya çevrileceği, Fener’in Galatasaray’ı nasıl dağıtacağı yazılıymış.

Oyuncular maça çıkmak için ısınırlarken baba Gündüz Kılıç gazeteyi Talat’a vermiş. “Oku bak” demiş, “Senin hakkında neler diyorlar.”

Psikolojik olaylardan kolay etkilenen Talat gazeteyi okuyunca o maçta aslan kesilmiş. Canını dişine takarak tek başına Fenerbahçe’ye karşı durmuş, gol atmalarına izin vermemiş.

Dünkü Yeni Yüzyıl’da Hıncal Uluç’un yazını okurken Ülkü Tamer’in naklettiği bu anıyı hatırladım.

Hıncal Ağabey dünkü yazısında şöyle diyordu: Fenerbahçe çok kötü oynuyor. Kadrosu da Galatasaray ayarında değil. Çözülürlerse zincirleme giderler. Kötü oynayarak kaç kere sıçrasın? Galatasaray’ın teknik direktör dışında sıkıntısı yok. Fenerbahçe’nin olabileceği ise ancak bu. Belki biraz daha iyi oynayabilirler ama hiçbir zaman Galatasaray düzeyine gelemez. Fenerbahçe kadro olarak Galatasaray’dan çok zayıf.”

Hıncal Uluç’un bu yazısının çerçeveletilip Fenerbahçe soyunma odasına asılmasını öneriyorum. Böylece Fenerbahçeli oyuncuların maçlara daha iyi motive olmalarını sağlayabiliriz.

Fenerbahçe, Galatasaray’ın bu kadrosunun iki sezondur evire çevire yeniyor. Ama yine de Galatasaraylı yazarlar çıkıp “Fenerbahçe’nin kadrosu Galatasaray’dan daha zayıf” diyebiliyorlar. Bunun sebebi Fenerbahçeli oyuncuların küçük takımlarla oynadıkları maçlara kendisini yeterince verememeleri.

Onun için diyorum ki bugünkü Antalya maçından önce Hıncal Uluç’un bu yazısını her Fenerbahçeli okusun ve sahaya öyle çıksın. Kimin büyük takım oyuncusu, kimin ise kağıttan şöhret olduğu sahada anlaşılsın.