Mehmet Yakup Yılmaz Body Wrapper

İlker'den ne zaman kurtulacağız?

Fenerbahçe bu sezon hem şampiyonluğu hem de kupayı almayı hak eden tek takım. Sezon başından beri oynadığı futbol ve bir takım olmayı başarabilmesi nedeniyle Fenerbahçe’yi hala hem şampiyonluğun hem de kupanın en büyük adayı olarak görüyorum.

Son haftalarda alınan sonuçlar ve oynanan futboldaki düşüş bu görüşlerimi değiştirmiyor.

Ancak Fenerbahçe’nin önünde çok ciddi bir engel var. O da Parreria’nın anlaşılmaz inadı.

Parreria, yıllar sonra Fenerbahçe’de belli bir sistemi oturtmayı başarabilen büyük bir teknik direktör.

Ancak, Parreria’yı, bu sistem içinde yer alacak oyuncuların seçiminde neden kaynaklandığını bilemediğim bir inat içinde görüyorum.

Bu inadın en büyük göstergesi de sezon başından beri sağ kanatta İlker’de ısrar etmesidir.

Perşembe günkü maçtan sonra Rüştü penaltıya sebep olduğu için çok eleştirildi.

Oysa penaltının gerçek sorumlusu İlker’di. İlker, pozisyon hatası yapmamış olsaydı, ilk anda Rüştü’nün eliyle Hakan’ın üzerinden aşırdığı topu en kötü ihtimalle kornere vurabilirdi.

Oysa İlker olası gereken yerde değildi ve bizler gibi pozisyonun nasıl gelişeceğini kenardan seyrediyordu.

Maç boyunca İlker’in karşısında oynayan Ergün, bir tek kez bile rahatsız edilmeden atağa çıktı. Aldığı bütün topları üzerinde hiçbir baskı hissetmeden ceza sahasını ortaladı.

Eğer Ergün bir parça yetenekli bir futbolcu olsaydı Fenerbahçe kupaya ilk maçta veda etmiş olacaktı.

Fenerbahçe alan savunması yan toplarda dengesini bir türlü bulamıyor. Bunu en başta Parreria’nın görmesi gerek.

İlker, işte böyle bir durumda kanat savunucusu olarak oynuyor.

Bütün bir Galatasaray maçı boyunca tek bir topa basmadı, yanlışlıkla ayağına gelen tek bir topu düzgün olarak çıkaramadı.

Sezon başından beri İlker’in bu mevkideki yetersizlikleri açıkça görülüyor. Son maça kadar süratli atağa çıkması nedeniyle ona tahammül ediyorduk. Ama bir sezon boyunca ne doğru dürüst bir orta yapabildi ne de savunmada etkili oldu.

Artık yeter. Birisinin Fenerbahçe’yi İlker’den kurtarması gerek.

Çakar’a da gözlük: Ahmet Çakar maça olanca kilosuyla ağırlığını(!) koymayı başardı. İkinci yarıda Arif’in elle aldığı top gol olsaydı ne yapacaktı? O pozisyonu görmek istememesinin nedeni acaba Arif’e kart göstermek mecburiyetinde kalacak olması mıydı?