Kritik viraj dönüldü…
Dün Fenerbahçe, Gençlerbirliği’ni değil hakem Kuddusi Müftüoğlu’nu yendi. Sanıyorum geçen sezondan bu yana Fenerbahçe ilk kez bu kadar kötü niyetli bir hakemle oynadı. Maçı izlediğimizde Kuddusi Müftüoğlu’nun uyguladığı çifte standartı pozisyon pozisyon görmek mümkün.
Gençlerbirliği lehine çaldığı pozisyonların hiçbirini Fenerbahçe için çalmadı. Talimatlarını kimden aldığını kolayca tahmin edebiliyorum ama bu tür çirkin numaraların futbolun tanrısal gücünü yenebileceğini de sanmıyorum.
Nitekim Fenerbahçe karşılaşmayı Kuddusi Müftüoğlu’nun bütün isteklerine rağmen galibiyetle bitirebildi. Ortaya çıkan bir başka gerçek de Fenerbahçe’ye defansının düzenli yerleştiği pozisyonlarda gol atmanın mümkün olmadığıydı. Fenerbahçe savunması eğer kontratağa yakalanmıyorsa ve geri dörtlüsü yerleştikten sonra topu karşılıyorsa gol yemiyor. Maçın üç kahramanı vardı. Nobre, Hooijdonk ve kaleci Recep…
Hooijdonk modern futbolda bir oyuncunun nasıl oynaması gerektiğini herkese gösterdi. Gol atmakla kalmadı, iki tane topu da çizgiden çıkararak, maçın en büyük kahramanı oldu. Volkan’ın sakatlanmasından sonra kaleyi devralan Recep de dünkü karşılaşmayı Fenerbahçe lehine çeviren kahramanlardan biriydi. Gençlerbirliği’nin maçın 60 dakikasında tek kale oynaması nasıl güçlü bir takım olduğunu ortaya koyuyor. Ve bu performansıyla bizlere Valencia maçı için ümit veriyor.
Gençlerbirliği şanssızdı diyemeyiz, yapabileceğinin maksimumunu yaptı. Ama dünkü Fenerbahçe’nin direnme ve mücadele gücünü yenebilecek Türkiye’de bir başka takım olduğunu da düşünmüyorum. Fenerbahçe bu galibiyetle çok kritik bir virajı dönmüş oldu. Bundan sonra sadece sürprizler Fenerbahçe’yi yolundan döndürebilir.