FANATİK

Şampiyonluğun işareti

Kadıköy’de 22 bin seyircinin önünde Fenerbahçe çok önemli bir maçı kazandı. Maçın önemi Ankaragücü’nden kaynaklanmıyordu. İki haftadır süren futbol terörizmi tartışmalarının Fenerbahçe Stadı’nda aldığı bir cevaptı bu aynı zamanda.

Futbol herşeyden önce seyirlik bir oyun. Seyircinin olmadığı bir sahada oyuncuların ne yaptığının, hakemin ne karar verdiğinin çok fazla önemi olmaz. Önemli olan futbolun seyirlik bir oyun olduğunu unutmamak ve bu oyunu seyrederken hep beraber eğlenebilmektir. Dün Şükrü Saracoğlu Stadı’nda gerçekleşen şey buydu.

Hakem Kuddusi Müftüoğlu, Marco Aurelio’nun gelecek hafta Galatasaray seyircisi tarafından seyredilmesini de önleyerek futbola ihanet etti. Aurelio’nun o hareketi sarı kartı gerektirmediği gibi faul bile değildi. Müftüoğlu’nun nasıl bir etki altında kaldığını bilmiyorum ama bu kararı vermesini futbol seyircisine yapılmış bir ihanet olarak kabul ediyorum. Dün ortaya çıktı ki, Fenerbahçe’ye gol atabilmek çok zor. Fenerbahçe’den gol yememek çok daha da zor. Şampiyonlar Ligi’nin en çok gol atan beş takımından birinin UEFA Kupası’na katılıyor olması gerçek bir talihsizlik. Dünkü maçın teknik analizini yapmak gerekirse şu ortaya çıkıyor… Türkiye’de orta sahayı iyi kontrol eden, her topa sahip olabilen bir takımın şampiyon olması kaçınılmaz. Dün Fenerbahçe bunun işaretlerini bir kez daha verdi. Ama, bence maçın gerçek galibi stadı 22 bin kişi ile dolduran ve saldırganlığa prim vermeyen, takımını desteklemeyi bilen Fenerbahçe taraftarıydı. Sayısı iki yüzü bulmayacak serserinin Fenerbahçe taraftarını lekelemesi doğru değil. Dün Fenerbahçe bunlara cevap verdi.

Fenerbahçe öyle görünüyor ki önümüzdeki hafta Ali Sami Yen’de güzel bir futbol izlettirecek. Yener veya berabere kalır ama futbol oynar. Tüm Galatasaraylılar’ı Ali Sami Yen’i doldurmaya davet ediyorum. Güzel bir futbol seyredecekler.