Sonunda iyi bir tertip
Maç hakkında yazmadan önce Türk seyircisi için birkaç söz söylemek istiyorum. Bir Milli Takım taraftarı daha maç başlamadan, oyun oynanmadan teknik direktörü yuhalıyorsa bence dönüp aynada kendisine bakmalı.
İtalya maçının sonundaki yüz kızartıcı protesto dün maçtan önce tekrarlandı. Bu taraftarlık değil, futbolseverlik değil.
İtalya maçında kurduğu orta saha ile eleştirilen Mustafa Denizli dün takım tertibindeki en önemli değişiklikleri burada yaptı. Şuat, Mustafa İzzet ve Hakan Ünsal ile takviye edilen takımda Hakan’ın yanında da Arif oynuyordu. Ancak bu değişikliğin sonuç alıcı olduğunu söyleyemeyeceğiz. Demek ki Mustafa Denizli İtalya maçında da bu kadroyla çıksaymış sonuç çok fazla değişmeyecekmiş. İyi bir orta saha organizatörünün olmayışı, bu alandaki Mustafa İzzet’in yetersiz kalışı takımın hücum gücünü azalttı. Milli Takım ilk yarı boyunca bu nedenle uzun yüksek toplarla Hakan Şükür’ü bulmaya çalıştı. Ama Hakan da zaten kendisini arıyor olmalıydı ki sonuç alınamadı.
İkinci yarıda biraz da sakatlıkların zorlamasıyla Tugay’ı liberoya, Sergen’i de orta sahaya alan Mustafa Denizli doğru tertibi sonunda yakaladı. Ancak bu değişikliklerden sonradır ki Milli Takım pozisyon buldu. Ama çok önemli bir pozisyonu da harcadı.
Rüştü İtalya maçındaki kendisine güvensiz havasını büyük ölçüde yenmişti. Kalesinde güvenli ve iki yüzde yüz pozisyonda da başarılıydı. Aynı şekilde Alpay da maç boyunca kendisine verilen görevi başarıyla yaptı. Bir kuleyi andıran Kenneth Anderson’a tek bir kafa topu vermedi.
Sonuçta karşılaşma 0-0 berabere sonuçlandı ve Milli Takımımız çeyrek final şansını son maça bıraktı. Millilerin Belçika maçında kazanmaktan başka çareleri yok.