National Geographic’ten John L. Elliot’un bildirdiğine göre bilimin bir sırrı daha çözüldü: Göbek deliğinde biriken pamukçukların esrarı!
Karl Kruszelnicki isimli bir araştırmacı, 4 bin 800 kişi üzerinde yaptığı çalışmanın sonuçlarını açıklamış. Sonuç: İnsanların üçte ikisinin göbek deliğinde giysilerden gelen pamukçuklar toplanıyor. Bu duruma erkeklerde daha çok rastlanıyor ve yaş ilerledikçe göbek deliğinde biriken pamukçukların miktarı artıyor.
Pamukçukların tümünü göbek deliğinde toplayan “şey” ise insan vücudundaki kılların vücut üzerindeki ilginç yerleşim biçimi.. Kruszelnicki “Bütün yollar Roma’ya çıkar. Karın civarındaki bütün kıllar da aynı böyle göbek deliğine giden yollar yaratıyorlar” diyor.
Bu lüzumsuz bilgiyi getirip yazımın başına koymamın nedeni bu araştırmanın Harvard Üniversitesi tarafından ödüllendirilmiş olması.
Üniversitenin her yıl verdiği “Komik Bilimsel Araştırmalar Ödülü”nün bu yılki sahibi Kruszelnicki.. Bu ödül sadece “tekrarlanamaz veya kesinlikle tekrarlanmamalı” kategorisine giren bilimsel çalışmalara veriliyormuş.
Biz de anlamadık!
Bu komik araştırmayı hatırlamama yol açan şey ise dün okuduğum iki haber.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Hürriyet’te yayımlanan bir haberde “Vatandaş bana soruyor: Hortumcu neden dışarıda? Vatandaş ‘bir teyp çalan içeriye atılıyor, bankayı hortumlayan dolaşıyor. Çaldın mı büyük çalacaksın’ diye konuşuyor” diyor.
İkinci haberi ise dün Anadolu Ajansı geçti. Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, İmar Bankası’ndaki rezaletlerle ilgili olarak şöyle konuşmuş: “Bankalar üçlü bir denetim sisteminden geçiyor. Bu üçlü denetim sisteminde bu tür şeyler nasıl oldu da zamanında tespit edilemedi, yakalanamadı, tabii bu ayrıca incelenmesi gereken bir olay.”
Bu iki demeci de “Bir daha kesinlikle tekrarlanmamalı” kategorisinden ödüllendiriyorum.
Soru soracağına cevabı bilse..
Bizlerin sıradan vatandaşlar olarak sorabileceğimiz türden soruları, bu soruları zaten çözmüş olması gereken kişilerin sormasını aklım almıyor bir türlü..
İmar Bankası’nda bildiğiniz gibi yönetim kurulu üyesi olarak devletin bir temsilcisi de vardı. Daha da ötesinde İmar Bankası’nda yapılanlarla ilgili murakıp raporları iki yıldır başta Milliyet olmak üzere neredeyse bütün gazetelerde yayımlandı.
Ortada bir sürpriz yok. Herkesin bildiği, herkesin gözünün önünde olan bir soygun yaşandı.
Babacan şimdi “Nasıl oldu da yakalanmadı” demeci vereceğine, aradan geçen bu süre içinde BDDK’nın neden görevini yapmadığını, kimlerin soyguna göz yumup ve belki de ortak olduğunu bulmuş olmalıydı.
Gereğini yapmak için orada
Aynı şekilde Adalet Bakanı da “Hortumcular neden dışarıda?” sorusunun muhatabı olmamak için bu konuda yasal bir eksiklik varsa onların giderilmesi için yeni kanunları hazırlayıp TBMM’ye göndermiş olmalıydı. Yok eğer, kanunlar yeterli ama bazı hakimler ve savcılar görevlerini yapmakta ihmal gösteriyorlarsa yetkisini kullanarak bunu soruşturmalı, tıkanan yasal yolları açık tutmayı başarmış olmalıydı..
Bakanlık gibi önemli bir görevi üstlenenler, sıradan vatandaşların sorabilecekleri soruları sormamalı.
Unutmamalılar ki, o mevkilere bu tür soruların yanıtlarını bulup gereğini yapmaları için getiriliyorlar…