Bütün erkekler birbirine benzer(miş)
İnternette dolaşan ‘kadın-erkek geyikleri’nden biri daha elime geçti. Kadınların erkekler hakkındaki gözlemlerini derleyen Rita Rudner isimli Amerikalı bir araştırmacı şunları saptamış. Bakın ve karar verin bakalım, gerçekten iddia edildiği gibi bütün erkekler birbirine benziyor mu?
– Erkek, televizyonda maça konsantre olmasıyla takımına maç kazandırabileceğini düşünen tek canlıdır.
– Erkeklere iş yaptırmak için işin içine tehlike unsurunu katmak gerekir. ‘Aman yangın çıkmasın’ dediğiniz anda erkek mangalın başına geçer.
– Erkek sabahları gazeteyi ilk önce kendisinin okumasını isteyen canlıdır. İlk siz okursanız benlikleri yara alır.
– Erkekleri sadece onlarla baş başa olduğunuzda eğitebilirsiniz. Toplum önünde hep her şeyi biliyor olurlar.
– ‘İlişkimiz hakkında biraz konuşsak’ lafı kadar bir erkeğin kanını dondurabilecek başka bir cümle yoktur.
– Bir erkek hiçbir aşk filmini ikinci kez izlemez.
– Eğer bir erkek ‘seni ararım’ dedikten sonra
aramamışsa öldüğünden ya da telefon numarasını kaybettiğinden değil, aramak istemediği için aramıyordur.
– Kocanızı tenis maçında yenerseniz akşam sırtını dönerek uyur.
– ‘Body’ giymiş bir kadının tuvalette çektiği sıkıntıyı sadece üzerinde kayak tulumları varken sıkışan erkekler anlar.
– Erkeklerin algılama düzeyleri o kadar düşüktür ki, ağır çekimde tekrar edilmedikçe bir golün nasıl olduğunu asla anlayamazlar.
– Erkek her şeyi unutur, kadın her şeyi hatırlar.
– Erkeğin sizi sürekli yatağa sürüklemesini istemiyorsanız onunla evlenin.
Aynı araştırmacının erkeklerden aldığı iddia edilen yanıtlar ise şöyle:
– Kadınlar sadece sevdikleri erkek duyabilecekse ağlarlar.
– Bütün kadınlar kesin yanıtı olmayan konularda soru sorarlar. Amaçları kendinizi sürekli suçlu hissetmenizdir.
– Kadınlar için bir sırrı en yakın üç arkadaşına söylemek, sırrı açık etmek kapsamına girmez. Hepsi en yakın üç arkadaşına anlatınca da ‘sırrı’ bilmeyen kalmaz.
– Kadın yatağa yatmadan önce saçını tarayan tek yaratıktır.
– Kadınlar durup dururken eve bir buket çiçekle gelen kocadan şüphelenirler.
– Kadınlar küçük bir hareketle tuvaletin kapağını indirmek yerine salona kadar yürür, kocalarına söylenir ve tuvalete geri dönerler.
– Erkek konuşurken, kadın lafın ortasında konuşmaya dalar ve devam eder. Aynı şeyi erkeğin yapması kavga nedenidir.
– Düğünlerde kadın kadına dans edenleri görünce kimsenin aklına bir şey gelmez, ama erkekler için durum aynı değildir.
– ‘Yok bir şey’in anlamı kadınca ile erkekçede aynı değildir.
– Kadınlar kendilerine neler verildiğine değil, onlar için nelerden vazgeçildiğine bakarlar.
Vergi kıyağı meselesi
Fatih Altaylı’nın bir söylentiyi gerçekmiş gibi yazmasının doğru olmadığını yazmıştım. Dün, Altaylı bu konuda uzun bir yazı yazmış. Demek ki bazı şeyleri tekrarlamakta yarar var.
1 – Türkiye’de ‘vergi affı’nı çıkarmak kişilerin yetkisinde değil. Affı ancak TBMM çıkarabilir. Bunu ilkokul çocukları Yurttaşlık Bilgisi’nde öğrenmezlerse sınıfta kalıyorlar.
2 – 50 trilyonluk bir vergi borcu yok. Bu rakam tamamen hayali.
3 – Maliye Bakanlığı Merkezi Uzlaşma Komisyonu sadece Fenerbahçe ile değil, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’la da uzlaştı. Ben Fenerbahçe’nin borcunu yazdım. Altaylı da Galatasaray’ınkini öğrenip yazsın. Hangi kulübe daha çok indirim yapıldığını birlikte görelim.
4 – ‘Her duyduğunu yazmak’ gazetecilik değildir. Fenerbahçe üyesiyim ancak hiçbir zaman yönetime aday olmadım. Ama işlerden zaman kalırsa ileride mutlaka…
5 – Herkes hata yapar. Olgun insanlar hatalarını düzeltmekten kaçınmazlar. Ben bugüne kadar ne hata yaptıysam hepsinde okuyucularımdan özür diledim ve bir daha yapmamaya gayret ettim. Altaylı da işe “50 trilyonluk borç yok, vergi uzlaşmasına giden sadece Fenerbahçe değilmiş, Mehmet Yılmaz, Fenerbahçe yönetimine aday hiç olmamış” diye başlayabilir.