RADİKAL

Ciddiyet ciddi bir iştir

 Olayı anlatan Güneri Cıvaoğlu olmasa üzerinde durmayacaktım. Ama Güneri Bey’i iyi tanıyorum, bir olayı ilginç hale getirmek için gereksiz abartmalara ihtiyaç duymayan bir gazeteci olduğunu biliyorum.

Olay Moskova’da geçiyor. Devlet Bakanı Güneş Taner, Moskova’nın ünlü Metropol Oteli’nin lüks lokantasında “ağızlarını sıkı tutmaları” kaydıyla gazetecilere önemli bir ifşaatta bulunuyor.

Cıvaoğlu’nun anlattığına göre o sırada “dünyanın en kaliteli votkası” Kristal’den “limitleri” zorlayacak kadar içilmiş ve havyarlar yenilmiş. Hatta Güneş Taner masada hiç kimsenin daha önce tatmadığı “beyaz havyar”ın en kaliteli havyar olduğuna ilişkin bir küçük ders bile vermiş.

Taner’in gizli tutulmasını istediği konu son “akaryakıt zammı”. Arkasından da “akaryakıt fiyatlarının altı ay süreyle dondurulacağını anlatmış.

Hükümetin enflasyonla mücadelede çok önem verdiği “fiyatları dondurma” politikasının, kafaların iyi olduğu bir ortamda açıklanıyor olmasının, konunun gerektirdiği ciddiyetle pek bağdaşmadığını düşünüyorum.

Ve bu ciddiyet noksanlığının hükümetin enflasyonla mücadeledeki samimiyeti ile ilgili olarak önemli kuşkular yaratacağına inanıyorum.

İşin ilginç yanı hükümetin bakanı böyle davranırken Başbakan’ının da onunla yarışıyormuş gibi bir görüntü çizmesi. Başbakan, önceki gün Güneş Taner’in verdiği gazla “fiyatları altı ay donduracağını” söyleyiverdi.

Aklı ekonomiye eren herkes bunun nasıl gerçekleşebileceğini tartışırken dün Mesut Yılmaz bir gün önceki açıklamasını biraz daha açıklamak ihtiyacını hissetti ve aslında “fiyat dondurma”nın söz konusu olamayacağını vurguladı.

Meğerse zamlar aralık ayına yığılacak ve ondan sonraki altı ay sadece küçük düzeltmelerle geçilecekmiş. Nasreddin Hoca’nın mutlu olmak için eşeğini önce kaybedip sonra bulmasına benziyor bu uygulama ve elbette sadece bir fıkra söz konusu olduğu zaman insanı güldürebiliyor.

Bu Güneş Taner ile hükümet başkanı arasındaki ilk çelişki değil. Taner daha sonra tevil yoluna gittiği “şok paket” konuşmaları nedeniyle de Başbakan ile ayrı düşmüştü.

Bence artık bir karara varmalılar ve enflasyonla mücadele konusunda ne yapacaklarını “bir kez daha açıklamak” ihtiyacını hissetmeyecekleri bir biçimde kamuoyunun önüne sunmalılar.

Ekonomide ciddi yapısal dönüşümler gerçekleştirme iddiasıyla ortaya atılan hükümetin bugüne kadar çizdiği tablo doğrusunu isterseniz bu hedefle pek bağdaşmıyor.

Ekonominin geleceği ile ilgili hayati kararlar meyhane sohbetlerinde, ayaküstü konuşmalarda açıklanamayacak kadar ciddidir. Ve hükümetin tüm üyeleri bu konuda ağızlarından çıkanı önce kendi kulaklarıyla duymak zorundadırlar.

Hükümetin artık bu konuyu ciddiye aldığını hem eylemleriyle hem de davranışlarıyla ortaya koyması gerekiyor.

Hepimiz Türk’üz ve alkol duvarının aşıldığı ortamlarda sorunların nasıl kolayca çözülüverilecekmiş gibi görüneceğini gayet iyi biliyoruz. Ama sorunlarımız “bana yetki versinler, enflasyonu allı ayda düşürüvereyim” muhabbetini kaldıramayacak kadar ağır ve hükümetin daha ciddi olmasını talep etmek hakkımız.