RADİKAL

Düzeyli bir ilişkiyi kim istemez?

 Bir süredir ‘Paşagalaşamdan kültürü’ne kafayı takmış bulunuyorum. Tarihin bu dönemindeki Türk halkının ruh durumunu gazetelerin bu çok eğlenceli eklerinden de izlemeye gayret ediyorum.

Bu eklerde kullanılan bir deyimle ilgileneceğiz bugün. Paşagalaşamdan’ın dikkatli okuyucuları da eminim ki bu deyimin farkındadırlar. Bu eklerin devamlı okuyucuları olmayanlar için neden bahsettiğimi açıklayayım.Daha önce de yazdığım gibi artık ülkemizde ‘paşagalaşamdan tipi’ olarak sınıflandırabileceğimiz türden insanlar yaşıyor. Bu insanlarla ilgili haberlerde sürekli olarak ‘düzeyli bir ilişki’den söz edildiğine tanık oluyoruz.
Haberler şöyle yazılıyor: ‘Manken Perizat yeni sevgilisi ile düzeyli bir ilişkisi olduğunu açıkladı.’ Ya da ‘bir süredir çiçekten çiçeğe konan sosyete playboyu Necmettin aradığı düzeyli ilişkiyi buldu’. Ya da ‘şarkıcı Nebahat düzeyli bir ilişki arıyor’.
Bu deyime sadece haberlerde değil Paşagalaşamdan yazarlarının yazılarında da rastlıyoruz: ‘Süheylanımın bugüne kadar düzeyli bir ilişki kurmayı başaramamış olması, onun biraz maymun iştahlı olduğunu ortaya koymuyor mu?’ gibi…
Meg Ryan, bir süredir kalbimdeki yerini Gwyneth Paltrow’a kaptırmış olsa da hâlâ beğendiğim bir oyuncu. ‘Sleepless in Seattle’ isimli unutulmaz filmine ihanet etmemek için sinemalarda gösterilen ‘Mesajınız Var-You’ve Got Mail’e gitmedim. Ama filmin konusu hakkında bir fikrim var ve yakında sizlerle de paylaşacağım bir özel araştırma için bu filmden yola çıkarak çeşitli web sitelerindeki ‘arkadaş arayanlar’ ilanlarını taradım. Hani şu ‘bayan arayan erkek’, ‘erkek arayan bayan’ türünden ilanları…Bu ilanların yüzde 99’unda da paşagalaşamdan terminolojisinin kullanıldığını tespit etmiş bulunuyorum. Internet’te kendisine bir gönül yoldaşı arayan herkesin yazdığı mesajın içinde ‘düzeyli bir arkadaşlık için’ sözleri var.
Ben de obsesif tabiatlı olduğum için ‘düzey’ meselesine taktım haliyle..Bu ‘düzey’ denilen şeyin neyi temsil ettiğini, ne ifade ettiğini anlamaya çalışıyorum.
‘Düzeyli ilişki’den kasıt içinde cinsellik olmayan bir ilişki türü mü? Sadece romansın olduğu, çiftlerin yalnızca birbirlerinin gözlerinin içine bakıp iç çektiği bir ilişki türü mü?
Yoksa ‘düzeyli ilişki’ cinselliğin sadece iki tarafın ortak isteğiyle gerçekleştiği durumlarda mı söz konusu? Yani kadın bu iş için para istemiyor, ya da erkek açıkça para vermiyor ama çiçekler, pahalı armağanlarla muhatabının kendisini ‘iyi’ hissetmesini sağlıyor?
Ya da iki tarafın da esas niyetinin cinsellik olmasına karşın böyle değilmiş gibi davranması durumunda mı ilişki düzey kazanıyor?
Acaba ‘düzey’ meselesi ilişkinin süresiyle mi ilgili? Mesela bir aydan uzun süreliler düzeyli, tek gecelik uçuşlar, haftalık apeks kaçamaklar düzeysiz mi oluyor?
Ya da otel odalarında buluşmak düzeysiz, buna karşılık taraflardan birinin evine gitmek mi düzeyli ilişkiye işaret ediyor?
Velhasıl bu basit gibi görünen karmaşık sorunun yanıtını hâlâ bulamamış durumdayım.Felsefe ‘ben kimim’ sorusuyla başlamıştı. Acaba ben de bu soruyla yeni bir akımın öncüsü olabilir miyim: Düzey dediğin nedir, ben bu düzeyin neresindeyim?