FİFA’nın İsviçreli Başkanı Blatter dün ‘Bu maç beni çileden çıkardı. Ortaya çıkan olaylar tarafsızlığımı bozdu. Türk Milli Takımı gelecek Dünya Kupası ön elemelerinden çıkarılabilir’ dedi.
BAŞBAKAN Recep Tayip Erdoğan’ın, Kopenhag’da yaptığı açıklamayı gazetelerde okurken şöyle düşünmüştüm: Umarım Başbakan bu konuşmasının ‘amacını aştığını’ açıklar ve durduk yere yeni bir ‘değiştim-değişmedin’ tartışmasının başlamasına yol açmaz.
BAŞBAKAN Recep Tayip Erdoğan ve yakın çalışma arkadaşları ‘türban’ konusunun ‘bir gün mutlaka’ halledileceğini söylüyorlar. Bugün, bunun nasıl gerçekleşebileceği konusunda biraz ‘fikir jimnastiği’ yapalım.
BAŞBAKAN’ın, Paris olayları ile ilgili olarak ‘Türban yasaklandı, olaylar bundan çıktı’ şeklindeki ‘aceleci’ açıklaması bize aynı zamanda şunu da gösteriyor:
BUGÜN köşemde gördüğünüz fotoğraf 4 Kasım günü Midyat’ta çekilmiş. Dün yazdığım ‘Sokaklardaki başıboş çocuk ordularını unutmayın’ başlıklı yazı üzerine bir okuyucum yolladı.
FRANSA’daki olayların ardından yaşanan bir gelişmeye dikkatinizi çekmek istiyorum. Varoşlardaki isyanın bastırılması için hükümet 50 yıl önce, 1955 yılında çıkarılmış bir yasadan yararlanmaya karar verdi.
DEVLET Bakanı Nimet Çubukçu’nun, Yener Süsoy’a ‘Her yurtta çocuk muhbirlerim var’ diyerek övünmesini deyim yerindeyse ‘tüylerim diken diken olarak’ okudum.