Sanıyorum bu sezonun en çok konuşulacak konusu Fenerbahçe’nin “kalesi” olacak.

İlk bakışta bir tuhaflık olduğu çok açık görünüyor: Dünyanın önde gelen kalecilerinden birine sahipken, bu kaleciyi bir takıma gönderip, o takımın bir sezondur forma giymemiş dördüncü kalecisini transfer ediyorsunuz!

Zaten eleştiriler de daha çok burada yoğunlaşıyor.

Sonda söyleyeceğimi, başta söyleyip, daha sonra neden böyle düşündüğümü açıklayacağım: Bence Enke’nin transferi doğru bir transferdir.

Bir: Enke’nin, Barcelona kariyeri başarısız olabilir. Ama şunu da unutmamalıyız ki bu kaleci, bir futbol geleneği olan Benfica gibi bir takımın kalesini üç sezon korudu ve orada başarılı olduğu için Barcelona’ya transfer edildi.

Bir futbolcunun yeni bir takımda eski istikrarını bulamamasının yüzlerce nedeni olabilir. Bunu en çok biz Fenerbahçeliler anlayabiliriz.

Enke, Barcelona’da böyle bir talihsizlik yaşadı diye, aynısını burada da yaşayacak şeklinde bir kural yok. Türkiye’de beğenilmediği için geri gönderilen bir çok yabancı futbolcunun, gittikleri yabancı takımlarda vazgeçilmez adamlar olabildiklerinin örneklerini de biliyoruz.

İki: Fenerbahçe’nin Rüştü’nün ardından alabileceği kaleci olsa olsa Oliver Kahn olabilirdi.. O olmadı diyelim, ona yakın ayarda bir başka kaleci..

Bunun dışındaki bütün transferler sıradan kaleciler arasında yapılabilirdi ki Fenerbahçe’nin yaptığı da budur; Sıradan olana, mümkün olabilen en az parayı ödeyerek şansını denemek!

Üç: Fenerbahçe’nin çok yetenekli oldukları bilinen iki genç kalecisi var. Tanrı korusun önemli bir sakatlık geçirmedikleri ve çalıştıkları taktirde Rüştü’yü aratmayacak iki yetenek..

Ancak bu iki kaleci de geçen sezonu iyi çalışmadan geçirdiler, tıpkı Fenerbahçe’nin diğer oyuncuları gibi..

Şimdi kaleye geçebilmeleri için önlerinde Enke gibi bir engel var.. Yapacakları şey ise çok basit: İyi bir kaleci antrenörü olduğunu bildiğimiz İmmel’den öğrenecekleri her şeyi öğrenip, çok çalışıp, beklemek..

Eğer Enke, söz gelimi Kahn gibi kaleciliği tartışılmayacak bir kaleci olsaydı, iki genç de kendilerinden önceki Murat Şahin ve Oğuz gibi “ebedi yedek” olarak kalacaklardı. Şimdi böyle olmayacak. Enke, kendisine tanınan şansı iyi kullanamazsa, Volkan da, Recep de kaleyi ele geçirmek ve bir daha geri bırakmamak olanağına sahip olacaklar.

Fenerbahçe’nin ciddi bir kaleci sorunu yaşamadan bu sezonu geçireceğini düşünüyorum. Önemli olan isimler değil, sadece yetenekliye ve çalışana fırsat vermektir. Tek tek isimlerin değil, bütün takımın önemli olduğu bir düzende bu üç kaleci, Fenerbahçe’nin bu sezonki hedefleri için yeterlidir.