Fenerbahçe, dün çok sıkıntılı geçen bir ilk yarıdan sonra Kadıköy’deki geleneği yine bozmadı. Yedek kulübesini neredeyse boş bırakan sakatlıklar ve cezalılar nedeniyle, Fenerbahçe’nin zorlanmasını zaten bekliyorduk. Ancak Fenerbahçe, ikinci yarıda Ceyhun ve Hakan’ın da oyuna girmesiyle hareketlendi, Kadıköy’deki kimliğini ortaya koymayı bildi.

Maçı koparan gol, çok zor geldi. İlk yarıda ceza sahası içinde elle oynanan topa verilmeyen penaltı ve Abdullah’ın direkte patlayan frikiği gol olabilseydi, maçı daha rahat oynayacaktı Fenerbahçe.

Gençlerbirliği, çağdışı kalmış bir kalabalık defans ve adeta kendi sahasından çıkmayan oyun anlayışıyla, Fenerbahçe’nin işini zorlaştırdı, ama Serhat’ın adeta betona çivi çakarcasına attığı golü önleyemeyince çözüldü.

Maçın hakemi, ikinci yarıda Serhat’a yapılan penaltıyı da görmezden geldi. Bu da artık sezonun bir başka geleneği olarak kayıtlara geçiyor. Bu sezon, bu, Fenerbahçe’nin verilmeyen 9’uncu penaltısıydı. Maçın hakemi, Fenerbahçe’nin serbest atışlarında barajı 5-6 metre arasında kurarak Sarı-Lacivertliler’in serbest atış avantajını da yok etti.

Ceyhun ve Hakan Bayraktar oyuna girdikten sonra, Fenerbahçe’nin özellikle orta sahada çok daha iyi top yaptığını gördük. Ceyhun’un kaleci Patrick tarafından çevrilen iki şutunun gol olmaması ise şansızlıktı.

Neredeyse takımın yarısının sakat ve cezalı olduğu bir dönemde Gençlerbirliği karşısında alınan üç puan, gerçekten çok değerli. Ve Fenerbahçe bunu hak etmek için elinden gelen her şeyi yaptı.