Sol kanadı kırık siyaset…
Yerel seçimler yaklaşırken, Türk siyasetinin sol kanadında ittifak çabaları da sürüyor.
Milliyet Muhabiri Ezelhan Üstünkaya’nın bugünkü Milliyet’te yer alan haberi, “sol” partilerin en büyüğünün, yerel seçimlerde AKP’nin gerilemesi için “solda bir ittifak”ın yeterli olmadığını düşündüğünü ortaya koyuyor.
İttifak görüşmelerinde CHP’nin, “AKP’den kaçacak oylar bize değil, sağa gidecektir. O yüzden sağın bütünleşmesi gerekir” yaklaşımını dile getirdiği ileri sürülüyor.
Hayli ilginç bir durum!
Sanırım böylesine, Türk siyasetinde bile ilk kez rastlanıyor. Sağ partilerin birleşmesi derdi, soldaki bir partiyi geriyor!
Eğilimin nedeni..
Herkes biliyor ki AKP’nin son seçimde aldığı oyun tümü, bu partinin temsil ettiği siyasi çizgiye verilmedi.. Seçim sonrasında oy verme davranışı üzerinde yapılan araştırmalar bunu açıklıkla ortaya koyuyor.
Seçimden hemen sonra Prof. Dr. Yılmaz Esmer yönetiminde Milliyet için yapılan araştırma, AKP’ye yönelen oylarda “koalisyon partilerine duyulan tepki”nin önemli rol oynadığını ortaya koyuyor.
Son genel seçimlerde iktidara yönelik tepkinin büyük bölümünün CHP’ye değil de AKP’ye yönelmiş olmasında Türk seçmeninin çoğunluğunun geleneksel olarak “sağ” partilere eğilimli olması kadar CHP liderine duyulan antipatinin de rolü olduğunu biliyoruz.
Sonuçlar ortada
Son üç genel seçimin sonuçlarına baktığımızda “sol” partilerin toplam oyları şöyleydi:
1995 seçimi: Yüzde 25.35 (DSP: Yüzde 14.64. CHP: Yüzde 10.71)
1999 seçimi: Yüzde 30.88 (DSP: Yüzde 22.19. CHP: Yüzde 8.71)
2002 seçimi: Yüzde 21.78 (CHP: 19.41. DSP: 1.22. YTP: 1.15)
Sol partilerin oylarındaki bu azalışın tek sorumlusunun DSP’nin hükümette aşırı yıpranması ve Bülent Ecevit’in ilerlemiş yaşı olduğunu söylemek ne kadar doğru olur?
Son seçim sonuçları gösteriyor ki geleneksel olarak sol partilere verilen oyların bir bölümü de AKP’ye yönelmiş ya da hiç sandığa girmemiş.. Son seçime katılım oranının yüzde 79’da kalmasının da söylediği bazı şeyler var çünkü..
Bu tablonun nedeni bellidir: DSP’nin büyük ortağı olduğu koalisyonun aşırı yıpranması, Bülent Ecevit’in ilerleyen yaşı nedeniyle seçim öncesinde ortaya çıkan sağlık sorunları ve CHP ile YTP’nin ekonomik krizde dayanma gücünü tamamen tüketmiş kitlelere umut vermemesi..
Önce sol, sol olsun!
Yerel seçimlerde sol partilerin oylarını artırabilmelerinin nasıl mümkün olabileceğini de gösteren bir tablo bu..
Sol partilerin, kişisel sorunlarını aşarak bir ittifak içine girmeleri, bu kesimdeki kırgın seçmene yeni bir umut olabilir. Ama tek başına bu bile sol oyların eski gücüne ulaşmasına yetmeyecektir.
Siyasi yelpazenin solundaki partilerin eski oylarına sahip çıkabilmeleri için her şeyden önce kendilerini gerçek yerlerine, “sola çekmeleri” gerekiyor.
Ne DSP’nin aşırı milliyetçi söylemi, ne de CHP’nin aşırı devletçi politikaları “sol” kavramının içine sığıyor.
Sol eski gücüne kavuşabilmek için bugünkü bürokratik – devletçi görüntüsünden kurtulup yeniden bir halk hareketine dönüşmek zorunda.
Yerel seçimlerde AKP’yi geriletebilmekten çok daha önemli bir stratejik hedef bu. Sonuçları ancak gelecek genel seçimlerde ortaya çıkabilecek bir dönüşüm belki ama Türkiye’nin ihtiyacı olan şey de budur.
Sol kanadı kırık bir siyaset düzeni Türkiye’nin gerçek sorunudur.