Dün, Ali Şen’in ‘taraftar nezdinde’ referandumu vardı. Fenerbahçe’nin İstanbulspor ile oynadığı maçta taraftarın Oğuz ve Aykut’a yaptığı inanılmaz sevgi gösterisi, Ali Şen’in taraftarlardan güvenoyu istemesine yol açmıştı.
Fenerbahçe’nin bu yıl şampiyon olamamasının sorumlusu, kendisinin de ifade ettiği gibi Şen’den başkası değil. Federasyon ve hakemlerle giriştiği gereksiz kavganın yanı sıra izlediği hatalı politikalar da Ali Şen’i kaybedilen şampiyonluğun sorumlusu haline getiriyor.
Oğuz gibi bir oyun kurucunun takımdan gönderilmesi Okocha’nın transferini zorunlu kıldı. Bu da 3+1 sistemi gereğince dünyanın en iyi hücum oyuncularından birisi olan Kostadinov’dan sezon boyunca yararlanılamaması sonucunu doğurdu. Bu durumun yarattığı eksikliğin giderilmesi için alınan Saffet Sancaklı’nın da Aykut Kocaman kadar başarılı olamaması, Engin’in yerini alan kaleci Fevzi’nin acemiliği, Bülent’in orta sahadaki yerinin boş kalması gibi faktörler şampiyonluğun kaybedilmesine yol açtı.
Her fırsatta futbol dünyasında her şeyi en iyi kendisinin bildiğini ileri süren ve herkesi tanıdığını iddia eden Şen’in bu söylediklerinin pek de geçerli olmadığı, takıma doğru dürüst bir teknik adam bulunamamasıyla ortaya çıktı.
Ali Şen, günlerdir 3 Mayıs günü yapılacak 90. yıl kutlamalarında taraftara göreve devam edip etmeyeceğini soracağını söylüyordu. Dün kutlamalara hiçbir taraftar gitmedi. Stadyuma gelenlerin sayısı üç bini zor buldu. Bunu İstanbulspor maçından sonra taraftarın Ali Şen’e gösterdiği ikinci bir tepki olarak yorumluyorum. Ama nedense dün ağzına istifa sözünü hiç almadı. Oysa önceki güne kadar taraftardan yeterli destek alamazsa istifa edeceğini ileri sürüyordu.
Aslında Ali Şen’in niyeti referandum filan yapmak değildi. Ali Şen’in niyeti takım şampiyon olamayınca bırakıp kaçmaktı. Çünkü geçen yıl transferde sokağa atılan 4 trilyonun ardından bu yıl transfer dönemi için para bulması büyük problemdi.
Bu yüzden Bimaş’ın verdiği, 11 milyon doları peşin 35 milyon dolarlık naklen yayın hakkı Ali Şen’e ilaç gibi geldi. Artık cebinde para var ve bırakıp gitmesi için bir neden kalmadı.
Şimdi sırada futbol şubesinin şirketleşmesi için yapılacak kongre var. Ali Şen düne kadar bu kongreden istediği karar çıkmazsa istifa edeceğini söylüyordu. Dünkü konuşmasına bakılırsa bundan da çark etmiş durumda.
Yani kongrede istediği yapılmazsa da istifa etmeyecek. Çünkü artık o zengin bir kulübün başkanı ve böyle bir fırsatı bırakıp gidecek kadar da enayi olmadığını düşünüyor. Bakalım Fenerbahçe üyeleri kendilerinin bu kadar enayi yerine konmasını içlerine nasıl sindirebilecekler?